- sınırla
- 1. restrict 2. circumscribe 3. delimit 4. localise 5. localize 6. bordering (v.) 7. localized (v.) 8. circumscribed (v.) 9. delimited (v.) 10. border (v.) 11. limit (v.)
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
sınırlı — sf. 1) Sınırı olan, bir sınırla ayrılmış olan, hudutlu 2) Sınırlanmış, belirlenmiş, belirli Bizim divan edebiyatımızın da halk edebiyatımızın da konuları sınırlıdır. N. Cumalı 3) Az miktarda Sınırlı hoca aylığının yarısını her ay kitaplara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sınırsız — sf. 1) Sınırı olmayan, bir sınırla ayrılmamış olan, hudutsuz 2) mec. Pek çok, sonsuz Bahar geleli kargalar sınırsız bir neşe içinde. A. Haşim Birleşik Sözler sınırsız doğru sınırsız sayı sınırsız sorumluluk sınırsız yetki … Çağatay Osmanlı Sözlük